Çölün tozu gitti sıcağı kaldı

Posted by

Başak Nur GÖKÇAM

Hafta başında Sahra’dan gelene çöl tozu etkisine giren Türkiye, sarı renkli gökyüzünden henüz kurtulamadı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü Araştırma Dairesi Başkanlığı’nın hazırladığı ve atmosferdeki mineral toz partikülleri üzerine yoğunlaşan bilgi notuna göre, özellikle çöllerden kalkan tozların, dünya ekosistemi için büyük önem taşıdığına dikkat çekildi. Çöl tozlarının, her ne kadar ekosistem üzerinde olumlu etkiler gösterse de, uzmanlar ise insan sağlığını tehdit ettiği için potansiyel risklere karşı uyarıda bulundu.

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Çevre Danışmanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, “İklim değişiklikleri nedeniyle çöl tozu artık daha sık ve şiddetli görülmeye başlandı. Dünyanın farklı yerlerinde, alışılmamış hava durumları yaşanıyor. Küresel ısınmanın etkisiyle dünyada anormallikler artmaya devam ediyor. Bunlardan bir tanesi de aşırı hava şartlarından dolayı çöl tozlarının atmosferin üst katmanlarından yukarıya taşınması olarak gerçekleşiyor.

Bu tozlar, özellikle Yunanistan ve Bulgaristan üzerinden Türkiye’ye geliyorlar. Kum gibi bir madde olan bu tozlar, ciddi bir çevre kirliliğine de neden oluyor. Çöl tozu dün akşam itibarıyla etkisini yitirse de bu gibi süreçlerde taşınım sürecinde araba, cam ve balkon temizlenmemelidir” dedi. Bu yıl, anormal sıcaklıklarla karşı karşıya kalabileceğimiz uyarısında bulunan Prof. Öztürk, “Marmara Denizi salı günü 30 derece sıcaklığı gördü. Bu durum, bugüne kadar görülmemiş bir durumdur ve denizdeki oksijeni ciddi ölçüde azaltacaktır. Ayrıca bu sıcaklığın, diğer kimyasal reaksiyonlar hızlandığında da ne gibi etkilerinin olacağı acilen bilimsel açıdan incelemeye alınmalıdır. Yeryüzü bir anda 6 derecenin üzerinde ısındı. Anormallikler artıyor” dedi.

“Akciğer sertleşmesine neden olabilir”

Çöl tozlarının insan sağlığı üzerindeki etkilerine ilişkin bilgi veren Koç Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hasan Bayram da, “Çöl tozu kaynağına göre içeriğinde değişiklik olmakla beraber, temel olarak içinde yoğun silika minerali bulunan kum içeriyor.

Bu mineralin hava yollarıyla akciğerlere geçmesi ve yoğun olarak teneffüs edilmesi akciğer sertleşmesi ile seyreden birtakım akciğer hastalıklarına yol açabiliyor. Bunun dışında çöl tozu içerisinde, çeşitli ağır metaller, alerjenler, mantarlar, bakteri ve virüsler olabiliyor” diye konuştu.

Çöl tozu içerisindeki etkenlerin sağlıklı bir bireyde baş ağrısı, burun akıntısı ve nezle benzeri şikayetlere yol açtığını belirten Prof. Bayram, “Tabi kişilerin bir alerjisinin olup olmayışı da şikâyeti ve boyutunu etkileyebiliyor. Ama astım, KOAH ve kalp hastalığı gibi kronik hastalığı olanlar daha fazla etkilendiği için dikkat edilmeli” uyarısında bulundu.

Çöl tozuna karşı hangi önlemler alınmalı?

Çöl tozunun etkilerinden korunmak için alınabilecek en basit önlemin mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Hasan Bayram, “Evde ve araçta kapı, pencere ve havalandırma kapalı tutulmalıdır. Fakat bazı tozlar, mikro hatta nano ölçekte olduğu için minik aralıklarda bile içeri girebilirler ve bunun tamamen engellenmesi zordur. Dışarı çıkmak zorunda kalanların alabileceği önlem ise dışarda koruyuculuğu yüksek olan maske kullanmaktır. Eğer bu yoksa, cerrahi maske olan basit maskeler kullanılarak da en azından kaba partiküllerin geçişi engellenebilir” önerisinde bulundu.

Kamu ‘erken uyarı sistemi’ oluşturulmalı

Alınabilecek en temel önlemin kamu kurum ve kuruluşları tarafından alınması gerektiğine vurgu yapan Bayram, “Erken uyarı sistemi oluşturularak, toz hareketleri izlenebilir ve toplumun uyarılması sağlanabilir. Bu alanda Türk Toraks Derneği kamuoyu bilgilendirme çalışmaları yapıyor fakat bunun ötesinde kamu kurumlarının vatandaşlar üzerinde uyarısı gerekmektedir” dedi.

“Göztepe, 8 kat daha kirli hava soluyor”

Çöl tozlarının çukur bölgelerdeki etkisine vurgu yapan Prof. Dr. Mustafa Öztürk, “İstanbul-Göztepe şu an alarm seviyesinde. Yani normal sınır değerlerine kıyasla 8 kat kirli hava solunuyor. Bunun sağlığa olumsuz etkileri olabilir. Özellikle solunum yolu hastalığı olanlar, yaşlılar, hamileler ve bebekler bu günlerde mümkünse dışarı çıkmasın. Dışarı çıkmak zorunda olanlar da maske taksın” dedi.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir